Gıda Analiz Laboratuvarı arşivleri - Redo Analyzer


Çeşitli gıda maddelerinde gelişebilen küfler belirli bir zamandan sonra bulundukları ortam içerisine toksik maddeler salgılayabilmektedirler. Küflerin ürettikleri bu maddelerin hepsine birden Mikotoksin denmektedir. Mikotoksinlerin insan sağlığı üzerinde Kanserojen etkisi olduğu bilinmektedir. Mikotoksin üreten küfler genelde Aspergillus, Penicillium, Fusarium gibi cinslere ait küflerdir. Halkımız tarafından en fazla bilinen Mikotoksinler Aflatoksin B1, B2, G1, G2, Aflatoksin M1 , Okratoksin A ve Patulindir.

Mikotoksin laboratuvarında AOAC gibi uluslararası kaynaklardan elde edilmiş hızlı, güvenilir, son teknolojik gelişmelere uygun, kabul görmüş analiz metotları kullanılmaktadır.

Ulusal ve Uluslararası (FAPAS) kuruluşlar tarafından yürütülen yeterlilik testlerine katılarak analiz güvenliğimizin devamlılığı sağlanmakta ve belgelendirilmektedir.



Katkı maddeleri analiz laboratuvarı, gıda çeşitliliğini artırmak, gıdanın besleyici özelliklerini koruyup dayanıklılığını sağlayarak raf ömrünü uzatmak,  lezzetini ve rengini cazip hale getirmek gibi amaçlarla kullanılan ve gelişen teknolojiyle birlikte kullanımı zaruri hale gelen katkı maddelerinin kalitatif ve kantitatif olarak belirlenmesini sağlayacak analizleri yapan bölümdür. Günümüzde gıdalara katılan katkı maddelerinin çeşidi çok artmıştır. Bu maddelerin büyük bir bölümünün belirli limitleri aşmadan kullanımı gerekmektedir. Katkı maddelerinin bu sınırları aşan kullanımı insan sağlığına zararlı olmaktadır. Laboratuvarımız çeşitli gıda ürünlerinde kullanılan katkı maddelerinin analizlerini yaptığı gibi; kullanımı yasak olan katkı maddelerinin de analizlerine yönelik çalışmalar yapmaktadır.



Son yıllarda önemli gelişmeler kaydeden moleküler biyoloji ve genetik mühendisliği tekniklerinin tarımsal üretime yansıması ile genetiği değiştirilmiş organizmalar (GDO) olarak bilinen yeni özellikler kazandırılmış ürünlerle kamuoyunun dikkatini çeker hale gelmiştir. GDO içerebilecek ürünlerin üretiminden tüketiciye sunulmasına kadar geçen çeşitli aşamalarında incelenip değerlendirmeleri yapılmaktadır.

Moleküler Biyoloji laboratuvarımızda GDO içeren ürünlerinden kaynaklanabilecek risklerin engellenmesi, insan, hayvan ve bitki sağlığı ile çevrenin ve biyolojik çeşitliliğin korunması için 13.08.2010 tarih ve 27671 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Genetik Yapısı Değiştirilmiş Organizmalar ve Ürünlerine Dair Yönetmelik esaslarına göre tüm gıda, tohum ve yemlerde DNA izolasyonu ve GDO tarama ve miktar testleri yapılmaktadır.



Hayatımızın vazgeçilmezi olan gıdaların teknik gelişmelere paralel olarak üretilmesi, halkımızın dengeli ve sağlıklı beslenebilmesinde temel unsurdur. Gelişen teknoloji üretici ve tüketicinin bilinçlenmesini, dolayısıyla ürün kalitesinin artmasını sağlamaktadır. Gıda güvenliğinin ve kalitesinin artmasına yönelik tüm çalışmalar toplum sağlığı açısından büyük önem arz etmektedir.

Sağlıklı gıda üretirken kirlenmeye sebep olabilecek kaynak ve üretim basamaklarının bilinmesi ve kontrol altına alınabilmesi güvenli gıda üretiminin temel prensibidir. Laboratuvarımızda insan sağlığını direkt etkileyebilecek işleme, nakliye, depolama, tüketim aşamalarında olabilecek kirlenme ile gıda zehirlenmesi yapıp raf ömrünü azaltacak mikroorganizmaların aranması çalışması yapılmaktadır.

Sıcaklık/Zaman denklemindeki olumsuzluklar mikroorganizma veya mikroorganizma toksinlerinin artmasında etkili olmaktadır. Bu tip gıdalar tüketildiği zaman gıda zehirlenmesi olayları ortaya çıkabilmektedir. Bütün bunlar laboratuvarda yapılan analizlerin önemini ortaya çıkarmaktadır. Laboratuvarımızda Türk Gıda Kodeksi Mikrobiyolojik Kriterler Yönetmeliğindeki tüm analizler yapılmaktadır.

Mikrobiyoloji laboratuvarımızda TSE-ISO-AOAC-FDA gibi ulusal ve uluslararası kaynaklardan elde edilmiş hızlı, güvenilir, son teknolojik gelişmelere uygun, kabul görmüş analiz metotları kullanılmaktadır.

FEPAS –EQA gibi uluslararası kuruluşlar tarafından yürütülen yeterlilik testlerine katılarak analiz güvenliğimizin devamlılığı sağlanmakta ve belgelendirilmektedir.



Gıda güvenliği ve kalitesi günümüz dünyasında vazgeçilmez bir unsur olmuştur. Kalite kriterlerinin standardizasyonu gerek ekonomik açıdan gerekse tüketici memnuniyeti açısından oldukça önemli bir unsur olup aynı zamanda ithalat ve ihracat gibi ülke ekonomilerinde hassas bir rol oynamaktadır. Her türlü et ve et mamulleri, un ve unlu mamuller, süt ve süt ürünleri, şeker ve şekerli gıdaların; Türk Gıda Kodeksi, TSE standartları ve Gıda Maddeleri Tüzüğüne göre analizleri yapılmakta ve mevzuata uygunluğu kontrol edilip değerlendirilmektedir.

Kimyasal analiz; bir maddenin bileşenlerini ve/veya bileşenlerin bağıl miktarlarını tayin etmek için yapılan işlem(ler)dir. Kalitatif analiz, numuneyi oluşturan element ve/veya bileşiklerin tespitine verilen analiz türüdür. Kalitatif analizde klasik yöntemler, maddelerin karakteristik reaksiyonlarından faydalanır. ön incelemeden (gözle muayene, ısıtma ve alev testi vs) sonra, çeşitli iyonları standart reaktiflerle verdikleri reaksiyonlara göre gruplara ayıran sistematik yollardan gidilir ve bunlardan her birinin (varsa) ortaya konması sağlanır. Kantitatif analiz ise maddenin içerdiği element ve/veya bileşiklerin, yüzde olarak miktarlarının tespiti anlamına gelmektedir. Kantitatif analiz metotları kendi içerisinde ikiye ayrılmaktadır.

Bunlar;

1) Klasik Metotlar

2) Modern (Enstrümantal) Metotlardır.

Klasik metotlar maddenin ağırlık ve hacim yönünden incelendiği yöntemlerdir ve analiz sadece inorganik veya organik kimyasal maddelerin çözeltileri kullanılarak gerçekleştirilir. Modern metotlar ise maddenin ışık absorpsiyonu, manyetik özellikleri veya radyoaktifliği gibi temelleri üzerinde kurulmuştur.

Klasik metotlar da kendi içinde ikiye ayrılır;

  • Gravimetrik analiz
  • Volumetrik (titrimetrik) analiz

Gravimetrik Analiz; analit konsantrasyonunun tayini  için, kimyasal işlemlerden sonra oluşturulan ürünün kütle ölçümüne dayanan bir metottur.

Titrimetrik Analiz; konsantrasyonu bilinen bir çözeltinin analit ile reaksiyona giren miktarının ölçümüne dayanan kantitatif analiz metotlarıdır. Standart çözelti reaksiyon tamamlanıncaya dek ortama yavaş yavaş eklenir.

Kimyasal analizler, kimyasal bileşenleri tanımlamak, kalite kriterlerinin kontrolü ya da tespiti, standardizasyonu sağlamak gibi sebeplerden dolayı gıda sektöründe önemini her geçen gün arttırmaktadır.



Güvenli ve sağlıklı gıda ile beslenmek tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de tüketicinin en doğal hakkıdır. Gıdaların neden olduğu zararlar büyük ölçüde güvenli olmayan ortamlarda, hijyenik olmayan gıda üretiminden kaynaklanmaktadır. Böyle üretilen gıdalar çeşitli sayılarda zararlı mikroorganizma, aşırı tarım ilacı kalıntısı gibi istenmeyen kimyasal maddeler ve cam, taş, toprak gibi fiziksel maddelerle bulaşarak insanların sağlığına zarar verir. Tüketici şikâyetlerinin büyük bir kısmı gıdalarda bulunan yabancı fiziksel maddelerden oluşmaktadır.

Fiziksel tehlikeleri üzerinde taşıyan ürünler ile ilgili şikayet veya özel istek ile Fiziksel Analiz Laboratuvarı’na gelen numunelerin Türk Gıda Kodeksi, TSE Standardı, Gıda Maddeleri Tüzüğü’ne göre analizleri yapılarak en kısa sürede, doğru ve güvenilir şekilde raporlanmaktadır.


İletişim

Yenibosna Merkez Mahallesi, 29 Ekim Caddesi, No:35, Bahçelievler/İSTANBUL
+90 (532) 282 05 79

+90 (212) 599 18 19

+90 (212) 599 18 13

info@analyzer.com.tr

Bizi Takip Edin

Bizi sosyal medya platformlarından da takip edebilirsiniz.